Köye geldiğimde annem bizlere yemek hazırlamakla meşguldü. Salonda bir ocağın üzerinde yemek pişirmeye çalışıyordu. Evde mutfak yokmuş. Birkaç saat sonra ablamlar da İstanbuldan geldiler. Yemek ve çay faslından sonnra işe giriştik.
Eskiden sadece yiyeceklerin saklandığı odalar olurdu. Bu odalara kayıt odası denirmiş. İşte bizde bu odayı mutfağa çevirmeye karar verdik. Annem damlalıklı bir evyenin altına ayak yaptırmış. Su tesisatı ve giderini odanın elektirik düğmesini prizlerini ampul bağlantılarını elinden her iş gelen büyük ablamın eşi yaptı.
Rahmetli dedemden kalan küçük ahşap masa dört gözlü ocağın altına konuldu
.Bir iki gün yer sofrasında yedikten sonra eniştem yerde yemek yemekte zorlanınca masa yapmaya karar verdik. Evin alt katındaki depodan bulduğum eski bir kapıya ayak monte ettik . Sonuçta sekiz kişilik masamız oldu. Dört adet eski ahşap sandalyemiz vardı. İlave olarak plastik tabureler aldık
Cevizlideki nalburdan bu raf ayaklarını alıp kavanozlar için raf yaptık.
Gene eski olan buzdolabı bozulunca köyde birinden kullanmadığı bu buzdolabını aldık.
Tabakları camın önüne yerleştirdik.
Pazardan kuru erzaklar için plastik çekmeceli raf aldık.
Ve işte mutfağımız .
Bu geyikli duvar halısını sandıktan bulup duvara astık.
Annemin eski televizyonunu İstanbuldan gelirken arabayla getirmişler. Televizyonun altnndaki sandığı ve yanındaki küpleri odunluktan buldum.
Diğer odada bulunan bu sandığın içinde kullanılmayan eski bakır kaplar var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder